Depresyon ve obsesif kompulsif bozukluk sorunlarında kullanılan etken maddesi fluoksetin olan ilaçlar

Prozac, selektif serotonin geri alım inhibitörü (SSRI) ilaç grubundan sıklıkla depresyon tedavisinde kullanılan bir antidepresandır. Etken maddesi fluoksetin olan Prozac, depresyon tedavisinin yanı sıra bazı vakalarda obsesif kompulsif bozukluk, adet öncesi sendromu ve yeme bozukluğu tedavisinde de reçete edilebilir.

Etken maddesi Fluoksetindir. Bir tür selektif serotonin geri alım inhibitörüdür. Aynı zamanda çok sayıda antidepresan ilacın etken maddesidir. 

Fluoksetin (Flux), serotonin geri alımını seçici olarak engelleyen, flor içeren bir ilaçtır. 

Prozac’ın aktif maddesi olan fluoksetinin %18,5’i florürden oluşuyor.

Fluoksetin; Prozac, Zedprex, Deprex, Florak, Fulsac, Depset, Target gibi ilaçların içinde antidepresan madde olarak bulunur.

Fluoksetin; florür içerir. Florürün yarılanma ömrü 20 yıldır.

Florür vücuda girdiğinde, her enzimin şeklini korumasına izin veren hidrojen bağlarını hidrolize ederVücut bu deforme olmuş enzimleri yabancı istilacılar olarak ele alır, böylece oto-bağışıklık tepkisini tetikler.

Çalışmalar florürü Alzheimer hastalığına ve dikkat eksikliği bozukluğuna benzeyen semptomlardan da sorumlu olabilen bir kanserojen olarak göstermiştir.

Bir araştırmacı, yedi ons diş macununun küçük bir çocuğu öldürmek için yeterli florür içerdiğini buldu.

1990’ların başında, Kanada Dişhekimleri Birliği florür takviyelerinin üç yaşın altındaki çocuklar için güvensiz olduğu sonucuna vardı.

1950’lerde halkı sigara içme tehlikeleri ve penisiline olası alerjik reaksiyonlar konusunda uyaran Dr. George Waldbott, cıva gibi çok düşük konsantrasyonda florürün bile zarar verebileceğini söylüyor. Waldbott ‘un hastalarında florlu su içmeyi bıraktıklarında, migren ve mide rahatsızlığı azaldı.

Florür, enzim aktivitesini bloke eder.

Flor alüminyum endüstrinin bir kalıntısıdır. Flor, kemirgenler için zehir üretiminde kullanılır. İlk atom bombasının üretiminde kullanıldı. Antidepresanlar içinde ve diş macununda kullanılır. Flor hipotiroidizmle bağlantılıdır. Çünkü iyotu yerinden eden toksik bir halojendir.
Flor ‘ un sürekli emilmesi nörolojik hasara neden olur, merkezi sinir sistemini bozar.
Son 75 yılda sağlık yetkilileri, diş çürüklerini azaltmak için şebeke suyunun florürlenmesini teşvik etti. Ancak yakın zamana kadar, hamile kadınlar ve bebekler gibi savunmasız popülasyonlarda florürün güvenliğini inceleyen hiçbir çalışma yoktu. Su florlaması ile emilen florür, gelişmekte olan beyin için toksiktir. Yüksek florürlü su içen çocuklarda floroz oluşur; bu dişlerin lekelenmesi veya beneklenmesidir.

Artık Florürün çok yüksek seviyelerde toksik olduğu konusunda herkes hemfikirdir. Hamile kadınlar ve çocukları üzerine yapılan araştırmalar, florürün çocuklarda IQ eksikliğine yol açtığını buldu. Gebe kadınlarda florür seviyeleri 0,1 ppm’den 1 ppm’ye yükseldikçe, çocuklarının IQ skorları yaklaşık 3 ila 5 puan düştü.

Çocuklar genellikle beyin gelişimini bozan kurşun, hava kirliliği, böcek ilaçları ve  florürdür. 3 veya 4 toksik kimyasalın etkisi bir araya geldiğinde, tablo daha da ciddileşir.

Florür kurşundan daha zehirlidir.

Florür toksisitesi üzerine yapılan en aktif araştırma alanı beyine, özellikle de pineal bezine zarar verebilmesidir.
BBB tarafından korunmayan geniş hacimli kan kaynağı, pineal bezi toksinler için birincil hedef haline getiriyor,
dolayısıyla florür beyin hastalıkları, kanserleri, her organın ve bezin kireçlenmesini arttırır.

Flux tedavisi sırasında hepatik yan etkiler rapor edilmiştir. Bu raporlar araştırmacıları Flux’un neden olduğu karaciğer hasarında oksidatif stres mekanizmalarının rolünü araştırmaya yöneltti. Florüre (F(-)) maruz kalmanın aşırı serbest radikal üretimini tetiklediği ve antioksidan savunma sistemini etkilediği gösterilmiştir. Bu bilgiye dayanarak Flux’un uygulanması sırasında serum ve idrardaki F(-) konsantrasyonu incelendi. Flux tedavisi, karaciğerdeki karbonil gruplarının, tiyobarbitürik asit reaktif türlerinin (TBARS) ve ürik asit içeriğinin düzeylerini artırdı.  Tedavi edilen grupların serumunda alanin transaminaz (ALT), aspartat transaminaz (AST) ve glutatyon-S transferaz (GST) aktiviteleri arttı, plazmasındaki Flux seviyeleri doza bağlı bir şekilde önemli ölçüde arttı. Sonuçlar Flux’un karaciğer hasarına neden olduğunu ve serbest radikal reaksiyonlara aracılık ettiğini göstermektedir

Toksik Halojen Florür Detoksu – Ağır Metal – Mineral Testleri Ve Yorumları, Detoks Ve Kaçınılması Gereken Destekler İçin, İhtiyacı Olanlara Naturopatik Eğitim Ve Danışmanlık Verilmektedir.

You may also like...

Subscribe
Bildir

0 Yorum
Inline Feedbacks
View all comments
Sohbeti Başlat
1
Sorularınızı bana yazabilirsiniz
Merhaba, merak ettiklerinizi buradan bize yazabilirsiniz