Bakır cıva ve Alzheimer bağlantısı
Yaklaşık % 2,5 mg’ın üzerinde bir bakır toksisitesi mevcutsa cıva toksisitesi genellikle bulunur.
Yüksek bakır, çinkonun bakıra oranını çarpıtarak cıva toksisitesine yol açabilir.
Ve aslında, araştırmacılar gizli cıva toksisitesini değerlendirmek için çinko/bakır oranını çeşitli teşhislerde kullanabilir.
Yani çarpık çinko/bakır oranı cıva toksisitesi riskini gösterirse, cıva toksisistesi de gizli bakırın sorgulanması gerektiğini ifade eder.
Cıva, mikrotübül bağları oluşturması gerken tübülinleri yerlerinden soyar ve sıyırırır sonrada serbest bırakır. Serbest tübülin molekülleri oluşur.
Böylece nötrit ve büyüme konisi çöker. Bu durum beyinde, soyulmuş nörofbrom kümeler ve yumaklar oluşturur.
Biriken fazla bakır ise LRF1 işlevini bozarak oluşan amiloid beta proteinlerinin beyinden uzaklaştırılmasını engeller…
Cıvanın beyinde alzheimer hastalığındaki tüm değişiklikleri yapan ağır metal olduğu, kan beyin bariyerini geçebildiği ve beynin bir ağır metal mıknatısı olduğu kanıtlanmıştır.
Biriken toksik bakırında amiloid- beta proteinlerinin beyinden uzaklaştırılmasını önlediği kanıtlanmıştır.
Alzheimer belirtilerinin, beyinde hastalığın belirgin semptomları ortaya çıkmadan en az 30 yıl önce oluşmaya başladığını biliyoruz.
O halde, bugün yapılan bir toksik metal ve mineral testinin 30 yıl sonrasında alzheimer riskini gösterebileceğini de anlamış oldunuz.
Ağır Metal – Mineral Testleri Ve Yorumları, Detoks Ve Kaçınılması Gereken Destekler İçin, İhtiyacı Olanlara Naturopatik Eğitim Ve Danışmanlık Verilmektedir.