İnsan Davranışı Bazen Karakter Değil, Kimyadır

Belki de bazı insanların “neden böyle davrandığını” sormadan önce, şu soruyu sormak gerekir

Bu gerçekten bir karakter meselesi mi, yoksa uzun süredir ihmal edilmiş bir biyoloji mi?

Bu biyoloji önceden fark edilseydi, bu trajedi önlenebilir miydi?” sorusunu sordurmak için anlatmayı deniyorum:

Bazı insanlar hayata daha sıcak, daha yumuşak ve daha temas halinde bakabilirken; bazıları sanki görünmez bir duvarın arkasında yaşar.
Duygulara ulaşmak zordur, empati sınırlıdır, tepkiler ya donuktur ya da ani patlamalarla gelir.

Bu fark her zaman kişilikle, iradeyle ya da “kötü niyetle” açıklanamayabilir.
Bazen arka planda sessizce işleyen biyokimyasal bir zemin vardır.

Merkezi sinir sisteminde denge sağlayan mineraller — özellikle kalsiyum, magnezyum, çinko — yalnızca kemiklerimizi değil, duygusal regülasyonumuzu da etkiler. Bu mineraller biyolojik olarak kullanılamadığında; dokularda birikip hücrelere ulaşamadığında, kişi farkında olmadan duygularından uzaklaşabilir.

Literatürde “kalsiyum kabuğu” olarak tanımlanan bu durum, insanı hayata karşı sertleştirir, hissizleştirir, içe kapatır.

Bazı bireylerde buna bakır fazlalığı eşlik eder. Bakır, duygusal beyni uyarırken; çinkonun sakinleştirici ve düzenleyici etkisi zayıflar. Sonuçta kişi, söylenenleri kolayca düşmanca algılayabilir, dürtülerini denetlemekte zorlanabilir, öfke ve kaygı arasında sıkışabilir.

Daha da derinde, kurşun gibi nörotoksik metaller devreye girebilir. Uzun vadeli çalışmalar, çocuklukta kurşuna maruz kalmanın; beynin dürtü kontrolü, karar verme ve duygusal dengeyle ilişkili bölgelerini etkileyebildiğini göstermektedir. Kurşun, sinir sisteminin “sakinleştirici freni” olarak bilinen GABA sistemini dolaylı yollarla zayıflattığında, kişi için “dur, düşün, sakinleş” mekanizması çalışmaz hale gelebilir.

Burada önemli olan şudur:
Bu biyolojik etkiler suçu açıklamak için değil, felaketleri önlemek için konuşulmalıdır.

Çünkü bu tür mineral ve metal dengesizlikleri, çoğu zaman önceden fark edilebilir.
Basit bir saç doku mineral analizi, bir insanın iç dünyasında sessizce biriken biyolojik yükleri gösterebilir.

Bazen bir hayat, doğru zamanda fark edilen küçük bir dengesizlikle değişebilir.

En önemli nokta şu;

Biyoloji suçu açıklayabilir, ama suçu mazur göstermez. Ve her biyolojik risk, doğru zamanda fark edilirse yönetilebilir.

https://t24.com.tr/haber/gullu-nun-olumunde-bilirkisi-raporu-ve-ses-kayitlari-ortustu-itme-veya-fiziksel-baski-sonucu-dusmus,1282961

Bu tehlikeli eğilimler hakkındaki bilimsel verilere gelirsem:

Yüksek bakırın ilişkilendirildiği durumlar (literatürde):

  • Anksiyete

  • İrritabilite

  • Duygusal dalgalanma

  • Paranoid algı artışı

  • Dürtü kontrol sorunları

  • Dopamin → Norepinefrin dönüşümünü etkileyebilir

  • Dopaminerjik aktiviteyi aşırı uyarıcı yönde değiştirebilir

  • Bu durum:

    • uyarılma artışı

    • ajitasyon

    • kontrolsüz tepkiler ile ilişkilendirilmektedir.

  • Popüler anlatımda  bakır Metamfetaminle aynı merkezleri uyarır; “benzer dopaminerjik yolakları etkileyebilir”

Kurşun (Pb) – suç davranışı ilişkisi

Bu, en güçlü kanıtlı alanlardan biri olabilir.

  • Çocukluk çağı yüksek kurşun maruziyeti ile:

    • frontal korteks hasarı

    • yürütücü işlev bozukluğu

    • dürtü kontrol zayıflığı arasında çok sayıda epidemiyolojik çalışma vardır.

  • Hapishane popülasyonlarında: geçmişte yüksek kurşun düzeyleri ile beyin görüntülemelerinde spesifik etkilenme defalarca gösterilmiştir.

  • Kurşun GABA gibi kişiyi sakinleştirici sistemleri baskılar.

Kurşun, sinir sistemi üzerinde güçlü bir stres ve öfke tetikleyicisidir. Bilimsel literatürde, çocukluk döneminde yüksek kurşun maruziyetine sahip bireylerin yetişkinlikte daha yüksek suç işleme oranlarına sahip olduğu; beyin görüntülemelerinde özellikle dürtü kontrolü ve karar verme bölgelerinin etkilendiği gösterilmiştir.

Kurşun, beynin “sakinleştirici freni” olarak bilinen GABA sistemini zayıflatır. Yani kişiye “sakin ol, dur, düşün” diyen iç denetim sesi baskılanır. Benzer şekilde fazla bakır, dopamin ve norepinefrin dengesini bozarak beyni sürekli uyarılmış bir hâle sokar. Bu etki, bazı yönleriyle uyuşturucu maddelerin uyardığı merkezlerle örtüşen biyolojik yolları kullanır.

Ergenlik, Östrojen Baskınlığı ve Görünmeyen Biyolojik Tetikleyiciler

Ergenliğe giren genç kızlar ve kadınlar, çevresel ve biyolojik etkenlerle östrojen baskınlığı yaşayabilir. Bu durum yalnızca hormonal bir dalgalanma değildir; beraberinde bazı sessiz biyokimyasal süreçleri de tetikler.

Yüksek östrojen seviyeleri, vücutta bakır depolanmasını artırır. Gereğinden fazla bakır biriktiğinde ise sinir sistemi üzerindeki denge bozulur. Bu kişilerde;

  • kaygı bozuklukları,

  • bipolar benzeri duygusal dalgalanmalar,

  • söylenen her şeyin düşmanca algılanması,

  • denetimsiz dürtüler,

  • kurallara ve sınırlara karşı aşırı direnç,

  • evden kaçma ya da kopma eğilimleri gibi kontrolsüz ve dürtüsel davranış örüntüleri ortaya çıkabilir.

Yatıştırıcı Mineraller ve Stres Tepkisi

Denetimsiz dürtü eğilimi olan bireylerin saç analizlerinde sıklıkla dengesiz kalsiyum, magnezyum ve çinko oranları olduğu görülür. Bu mineraller sinir sistemi için bir tür psikolojik tampon görevi görür.

Bu tampon zayıfladığında:

  • kişi strese daha tepkisel hale gelir,

  • savaş–kaç yanıtı kolay tetiklenir,

  • sakin kalmak zorlaşır.

Önemli olan yalnızca mutlak mineral değerleri değil, mineraller arası oranlardır. Kalsiyum ve magnezyum normal görünebilir; ancak sodyum, potasyum, bakır veya kadmiyumla olan dengesizlikler fonksiyonel eksiklik yaratabilir.

Elbette, herhangi bir bireyin test verilerini görmeden kesin konuşmak mümkün değildir. Ancak belirli davranış örüntüleri tekrar tekrar gözlemlendiğinde, hangi biyolojik faktörlerin olası tetikleyici olabileceğini kestirmek mümkündür.

Asıl mesele şudur:
Bu biyolojik yolaklar önceden tespit edilebilseydi, bu ve benzeri geri dönüşü olmayan trajediler önlenebilir miydi?

Belki de evet.

Çünkü bazen basit ve erişilebilir bir saç mineral–metal analizi, bir insanın kaderini değiştirecek erken bir uyarı olabilir.
Ve bazen, tek bir doğru tespit bir can kurtarabilir.

Kurşun zehirli çocuklar ve yetişkinlikte suç işleme eğilimleri:

Kurşun Hakkında Uzun Vadeli Çalışma Raporlarının Sonuçları

 

Ağır Metal – Mineral Testleri Ve Yorumları, Detoks Ve Kaçınılması Gereken Destekler İçin, İhtiyacı Olanlara Naturopatik Eğitim Ve Danışmanlık Verilmektedir.

Eğer daha fazla bilgi veya rehberliğe ihtiyacınız varsa, size yardımcı olmaktan memnuniyet duyarım.

Sevgi Kaya

Mimar – DEÜ Mimarlık Fakültesi – Artı Bodrum Mimarlık Mühendislik Ve İnşaat Ltd. Şti

Mineral Master – İntelligent Nutrition Canada

Ağır metal zehirlenmesi ve Kronik Toksisite – Bütüncül Tıp Okulu

Naturopati – Apiterapi Uzmanı -Riccon Academy Switzerland

DEÜ Mimarlık Fakültesi mezunu, 30 yıllık mimar ve sağlık eğitimleri almış bir uzmandır. Mineral Master olarak doğal besinler ve detoks yöntemleri ile sağlık koşullarını iyileştirmeyi hedefler.

https://detoks.org.tr/bozulan-saglik-kosullarinizi…/

Daha fazla bilgi için detoks.org.tr adresini ziyaret edebilirsiniz..

Her yeni günü, birçok insanın hayatını değiştirebilecek bilgileri okuyarak, öğrenerek ve paylaşarak geçirebildiğim bir alanda çalışıyor olmak, benim için büyük bir şans.

Yeni şeyler öğrenmek, öğretmek ve paylaşmak; bu bilgilerle pek çok hasta ve çaresiz insana umut olabilmek, tarif edilemez bir anlam katıyor hayatıma.

Minerallerin ve ağır metallerin metabolik etkileri üzerine çalıştığım bu alanda, her yeni gün beni derinden etkileyen keşiflerle karşılaşmak büyük bir mutluluk. 

 

Burada paylaşılan tüm bilgiler sadece eğitim ve bilgi amaçlıdır. Herhangi bir hastalığın veya sağlık durumunun teşhisi, reçetesi veya uygun tedavisi için, lütfen yetkili resmi sağlık kuruluşları ve uzmanlarına başvurunuz.

You may also like...

Subscribe
Bildir

0 Yorum
Inline Feedbacks
View all comments
Sohbeti Başlat
1
Sorularınızı bana yazabilirsiniz
Merhaba, merak ettiklerinizi buradan bize yazabilirsiniz