MS MULTİPL SKLEROZ HASTALIĞI İÇİN CIVANIN ROLÜ VE BAŞARILI MS TEDAVİSİ

Dr. Mutter röportajı :

 Hastalığa neden olan ana faktörler (genel bakış):
 1. Beslenme ve mikrobesin (mineral- vitamin-yağ asitleri) yetersizlikleri
 2. Zehirler ve Radyasyonlar
 3. Borrelia, parazitler, virüsler gibi enfeksiyonlar, stres, genetik

Dr.  Joachim Mutter:

Otoimmün hastalıkların (MS dahil) bir nedeni olarak cıva ile ilgili birçok çalışma vardır. Cıva, radyoaktif olmayan en zehirli elementtir. Sinir hücreleri için kurşundan yaklaşık on kat, arsenik veya kadmiyumdan üç kat daha toksiktir. Arsenik ve kurşunla birlikte, dünyanın en tehdit edici zehirleri arasında CERCLA listesinde (ABD devlet kurumundan) ilk sırada yer almaktadır. 

Metaller vücudun kendi yapılarına (örneğin proteinler – MS durumunda miyelin temel proteinine) bağlanır. Proteini denatüre ederler, bu da onun uzaysal görünümünü değiştirdiği anlamına gelir. Sonuç olarak, bağışıklık sistemi bu endojen proteini artık “kendi” olarak değil, “yabancı” olarak tanıyıp ona saldırmaya ve onu yok etmeye başlar.

 

MS MULTİPL SKLEROZ HASTALIĞINDA CIVANIN ROLÜ VE BAŞARILI MS TEDAVİSİ

Amalgamlardan salınan cıva MS hastalığında miyelin temel proteinine bağlanır

Cıva bir proteine bağlandığında onun yapısını değiştirir. Proteinin üçboyutlu görünümü değişir ve bağışıklık sistemi değişen bu proteinleri artık ‘’kendi vücudumuzun bir parçası’’ olarak değil, “yabancı” olarak görür, ona saldırmaya ve onu yok etmeye başlar.

Cıvanın yapısını bozduğu proteinler ;

MS hastalığında miyelin kılıflarıdır,

Poliartritte bunlar kıkırdak bileşenleridir,

Lupus eritematozda bunlar derinin taban zarıdır,

Otoimmün hepatitte mitokondri bileşenlerindir,

Tip 1 diyabette adacık hücrelerinde elde edilen proteinlerdir. 

Hashimoto tiroidinde, sinirlerin etrafındaki elektrik yalıtım tabakası ve  mikrozomal proteinler veya tiroid peroksidaz veya globulinlerdir. 

Bunların tümü, cıvanın bağışıklık sistemini şaşırttığı hastalıklardır.

 

Otoimmünite nasıl ortaya çıkar?
BMBF (Federal Eğitim, Bilim, Araştırma ve Teknoloji Bakanlığı)  tarafından finanse edilen ‘Otoimmünite Araştırmaları’ derneğinin çalışmaları, ağır metaller, cıva veya altının, bağışıklık sisteminde bozulmayı nasıl tetikleyebileceğini ortaya çıkardı:

Altın veya cıva ile maruziyetinden sonra bağışıklık sistemi yanlış tepki verir. Bağışıklık sistemi antijenin savaşılmaması gereken kısımlarına da saldırır. Çünkü ağır metaller antijende kimyasal bir değişikliğe neden olur, bu da T hücrelerinin orijinal antijeni yapamayacağı anlamına gelir.

Bu mekanizma otoimmün hastalıkların gelişiminden sorumludur.

Çevredeki cıva kullanımı arttıkça otoimmün hastalıklar da çoğalmaktadır.

 

MS’de tedavi sıralaması:
Soru: Birisi muayenehanenize MS semptomları ile geldiğinde, terapi sırası nedir?

Dr. Mutter: Terapi dizisi, temelde tüm kronik hastalıklar için aynıdır. 

  1. Anamnez ve keşif çalışmasının yanı sıra, kan-idrar, saç yolu ile mineral ve toksik birikim analizleri
    2. Zararlı faktörlerin azaltılması (radyasyon, hijyen ürünleri, yanlış beslenme, yanlış ilaç ve eşlik eden kötü maddeler içeren gıda takviyeleri)
    3. Hayati maddelerin yenilenmesi (mikro ve makro besinler, mineraller, vitaminler) iyi bir beslenme ve besin takviyeleri yoluyla desteklenmesi
    4. Diş ve çene toksinlerinin olası tüm koruyucu önlemlerle uzaklaştırılması
    5. Detoksifikasyon (ciddi hastalıklar için oruç)
    6. Gerekirse Borrelia gibi enfeksiyonların tedavisi
    7. Vücudun kendi kök hücre oluşumunu uyararak rejenerasyon

Çenedeki Zehirler
Çenenin kesin teşhisi önemlidir: Çoğu durumda, “amalgamları güvenli temizlenmiş” hastalarda bile, kronların altında, dolgularda, kök ucunda, çene kemiğinde, paranazal sinüslerde, ağız mukozasında amalgam kalıntıları bulunabilir. Bunlar nadiren geleneksel röntgenlerde görülür. Bunun için özel bir DVT1 teşhisine veya nadir görülen yüksek çözünürlüklü bir CT2 film çekimine ihtiyaç olur.

MS’te tüm ölü dişler ve metaller de çıkarılmalıdır. 

Çalışacağınız uzman diş hekimlerinin, çene ve dişlerdeki toksinlerin beyin dahil tüm vücudu olumsuz etkileyebileceğini bilmesi ve bunlar için gerekli doğru tedbirleri alması gerekir. 

Ama ne yazık ki çoğu diş hekimi şunu bilmiyor:

Diş hekimliğinde açık ara en zehirli madde cıvadır. Ağızda amalgam dolgu bulunduğu sürece, sürekli cıva salınır ve ağız dokularından emilir.

 

Depolanmış zehirleri çıkarın
Çene ve dişlerden, cıva gibi toksik maddelerin ve iltihabın güvenli bir şekilde uzaklaştırılması, metal içermeyen, uyumlu seramiklerle değiştirilmesi tedavi için önemli bir adımdır.

Aynı zamanda ya da bu aşamadan sonra sırada detoksifikasyon vardır:

Vücutta birikmiş cıva, kurşun, kadmiyum ve arsenik zehirleri olduğundan, özel bir detoksifikasyon yapılması gerekiyor, maalesef diyet ve beslenme burada tek başına çalışmıyor.

İyi bir antitoksin protokolü ile emeramide /NBMI kullanılır. 

Tedavi edilmesi zor, hızlı ilerleyen ve ölümcül durumlarda çok acil bir şekilde bu zehirleri detoksifiye etmek gerekir.

Birikmiş toksinler, vücut organlarında maruz kalınan sürede, yaşam boyunca artar ve beyindeki toksik ağır metallerin yarılanma ömrü 18-30 yıl olarak tahmin edilir.

Tüm adımlar iyi atılmışsa ve hasta tekrar sağlıklıysa, bu tedavi yeterlidir.

İyileşme tatmin edici değilse enfeksiyonlar tekrar kontrol edilir. Ve eğer enfeksiyon bulguları hala mevcutsa tedavi edilecektir (örn. Lyme hastalığı). Ancak bazen, önceki tedbirler sayesinde, artık enfeksiyonlar etkinliğini yitirir ve enfeksiyon tedavisine gerek kalmaz.

 

Başarılı MS tedavisi

Soru: Kaç MS vakasını tedavi ettiniz?

Dr. Mutter: Toplamda yaklaşık 60 MS hastası ile çalıştım ve bunların yaklaşık % 80’i benim kontrolümle ilerlemelerini durdurdu veya iyileşti. Tekrarlayan vakalarda başarı oranı % 95 civarındadır.
 

Geri dönüşümsüz MS evresi

Soru: MS’in ileri, geri döndürülemez bir aşaması var mı?
Dr. Mutter: Evet, eğer hastalar yatalak ve tetraspastik1 ise, onları iyileştirmek artık mümkün değil, çünkü bu evrede artık CNS2 yok edilir.

Vücuttan veya beyinden amalgam ve cıva çıkartmak bir sanattır ve bu konuda çok fazla deneyim ve bilgi gerektirir.

MS’den ölen insanlar üzerinde yapılan yakın tarihli bir otopsi çalışması, ölülerin %30’ unda beyin ve sinir hücrelerinde (motor nöronlarda) son derece yüksek cıva konsantrasyonları gösterdi. Sinir hücrelerindeki içerik, çevredeki alandan kesinlikle 100 kat daha fazlaydı

Mitokondrinin solunum zincirindeki sadece bir cıva atomu, 1000 glutatyon molekülünün tüketimine yol açar. Hücrenin yarısı, var olan en zehirli elementlerden biriyle dolu olarak pompalandığında sinir hücresine ne olduğunu hayal edebilirsiniz. Bunları ortadan kaldırmak, ağır metaller için çok sayıda provakasyon ve daha sonra beyne ve sinir hücrelerine de girebilecek özel araçlar gerektirir.

Emeramide gibi kan- beyin bariyerini geçen detoksifikasyon uygulaması gerekir.

Soru: MS için tedavi yönteminiz tıp çevrelerinde ne kadar tanınıyor?  Yönteminiz zaten tıp üniversitelerinde öğretiliyor mu? MS için kendi kendine yardım gruplarından hangisini önerebilirsiniz?
Dr. Mutter: Orada hastalar genellikle yanlış bilgilendirilir; MS’in ana nedenleri, kanıtlanmamış komplo teorileri olarak sınıflandırılır. Amalgam veya zehirli -1 -23-11- nolu alfabe harflerini okuyunuz- maddeleri veya sağlıksız beslenme vb. borrelia bile doğru anlatılmaz.

 

Soru: Hangi hastalıkların MS ile ilişkili olduğunu düşünüyorsunuz?

Dr.  Joachim Mutter: Belki Guillan Bare Sendromunun başlangıcı veya bazı nöropati türleri, semptomların seyri açısından MS’e çok az benziyor. Ancak ağır metaller ve borrelia, bildiğimiz tüm kronik hastalıkları ve ayrıca kalp krizi dahil birçok akut hastalığı tetikleyebilir. 

Özellikle cıva, beyin ve sinir sistemine yüksek bir afiniteye sahiptir.  

 

-1 -23-11- nolu alfabe harflerini okuyunuz- sonrası MS
 

Ne yazık ki, -1 -23-11- nolu alfabe harflerini okuyunuz-  ardından bazı MS vakaları meydana gelmiştir

Bazı  -1 -23-11- nolu alfabe harflerini okuyunuz-  içeriklerinin alüminyum, kurşun, iridyum veya koruyucu olarak cıva içeren binlerce nanoparçacık bulundurduğu, giderek daha fazla ortaya çıktı.

Özellikle cıva vücut dokusunda veya beyinde gizlidir. Kandaki, tükürükteki, idrardaki ve saçtaki biyomonitörler yardımıyla ölçülen değerler genellikle vücut içeriği ile ilişkili değildir. Ayrıca, resmi optimal sınır değerleri çok yüksek ayarlanmıştır. İdrardaki porfirin profili ve akıllı mobilizasyon testleri gibi dolaylı testlerin devreye girdiği yer burasıdır. 

 

Soru: Multipl skleroz aslında borreliosis mi? 

Dr.  Joachim Mutter: “MS, Lyme borreliosis’in yalnızca bir semptomudur”

Lyme spiroket patojenlerinin her MS hastasının beyninde bulunduğu ve bu bilginin 1911’den beri var olduğuna işaret edilmektedir

Aynı şekilde, fibromiyalji (yumuşak doku romatizması), Parkinson hastalığı, kronik yorgunluk sendromu (CFS), lupus, Crohn hastalığı, ön temporal demans (FTD), Alzheimer hastalığı ve amiyotrofik lateral sklerozun (  ALS) ayrıca bu lyme spiroket bakterileri tarafından tetiklenir. 

16 Alzheimer hastasından 14’ünün beyinlerinde yaşayan Treponema spiroketleri vardı. 

Dr. Joachim Mutter: MS için yüzlerce hasta ve benzer birçok hasta ile çalışıyorum. Çoğunda hastalık genellikle cıvaya maruziyetin arttığı zaman başladı.

Otopsi çalışmalarına göre, amalgam taşıyıcılarının organlarında yaklaşık 2 ila 12 kat daha fazla cıva bulunur.  

İYİLEŞME SADECE CIVA DETOKSİFİKASYON KÜRÜ İLE GERÇEKLEŞTİ.

En kötü ve en çaresiz kronik hastalıklardan biri olan ALS’de, şu anda birkaç uzun vadeli hayatta kalan ve hatta iyileşen var – bir vaka neredeyse tedavi edildi. Hatta bir yüksek lisans tezi, Frankfurt’taki Avrupa Üniversitesi’nde “summa cum laude” yazıldı ve Haziran ayında bir tıp-bilim dergisinde (Pubmed listelenmiş) kısaltılmış bir versiyonu yayınlandı.
Enfeksiyonların (bu durumda spiroketlerin) birçok hastalıkta nedensel bir rol oynayıp oynamadığı sorusuna gelince, cevap “evet ve hayır” -elbette, bir rol oynuyorlar, ancak bunların arkasında çok daha derin bir şeyler var.

 

Soru: Kronik hastalıkların başlıca ana nedenleri nelerdir?
Dr. Joachim Mutter:

  1. Beslenme artı beslenme yetersizlikleri (hücresel mikro besin emilim bozuklukları)
    2. Zehirler

Bu iki ana faktörün tüm kronik hastalıklarda önemli bir rol oynadığı görülmektedir. 

 

Bilinçli okuyuculara beslenme hakkında hiçbir şey söylememe gerek yok. İkinci faktör ise zehirler / radyasyon ile ilgili olarak, önemli bir rol oynayan (örneğin ağır metaller) ve diğer ana zehirler olduğunu belirtmek isterim. 

Zehirler 1 ve radyasyon 2, son on yılda genel olarak büyük ölçüde arttı. Bahsedilen hastalıklar da artıyor. Kanser, otizm, DEHB ve tüm kronik hastalıklar da zehir artışına paralel yıllardır artıyor.

Küresel cıva kirliliği 300 yılda birkaç kez arttı.

Bu iki ana faktör vücudu zayıflatır, hücre ve hayvan deneylerinde hasta eder, erken ölüme yol açar ve tabii ki bağışıklık sistemini de bozar. 

Bakteriler, virüsler böylesine zayıflamış bir vücutta zahmetsizce yayılabilir, kendilerini çoğaltabilir ve hastalıkları tetikleyip kötüleştirebilir.
Bu sadece Borrelia hastalıklarının değil, aynı zamanda diğer ko-enfeksiyonların da (Erlichia, Clamydia, Mycoplasma, Bartonella, Babesia ve diğer parazitler, virüsler gibi) arttığı bir durumdur. İncelenirse, bunlar tüm olası hastalıkların yanı sıra arteryoskleroz veya miyokard enfarktüsünde (klamidya3) de bulunabilir.
Kabaca konuşmak gerekirse, detoks genleri daha az olan insanlar doğal olarak daha hassastır. 

Radyo radyasyonu ayrıca Borrelia ve küf mantarları için bir stres faktörüdür. Borrelia, elektromanyetik radyo frekansı altında daha fazla Borrelia nörotoksini ve küf, daha fazla MVOC6 üretebilir.
 

Borrelia ile ilgili son gelişmeler:
1– Amerikalı patolog Dr.  Mc Donald, on yıl kadar erken bir zamanda, MS hastalarından alınan beyin örneklerinde parazitlerde gizlenmiş borrelia odakları buldu.

2- Prof. Sapi, Prof. Feng ve diğerleri, Borrelia’nın farklı formlarda meydana geldiğini hücre kültürlerinde göstermeyi başardılar. Klasik spiral bakteri şeklinden yuvarlak gövdelere, mikrokolonilere ve biyofilm üreten mikro kolonilere ve ayrıca hücre duvarı olmayan şekillere rastladılar.

3- Ayrıca, bireysel antibiyotiklerin Borrelia’yı tamamen ortadan kaldıramadığı da gösterildi. Bu, en az üç yollu bir kombinasyon gerektiriyordu. Ayrıca uzun süreli antibiyotik (6 ay)

4- Antibiyotikler ile kronik borrelia yok olamaz. Artık “Lyme sonrası hastalık” denen hastalığın “Lyme sonrası” olmadığı, ancak hala aktif bir enfeksiyon olduğu açıktır. 

5- Kim güce (paraya) sahipse haklıdır. Sonuç olarak, hastalığın ana nedenleri veya onları sağlıklı ve mutlu tutacak önlemler söz konusu olduğunda, nüfusun tamamen beyni yıkanır. 

You may also like...

Subscribe
Bildir

0 Yorum
Inline Feedbacks
View all comments
Sohbeti Başlat
1
Sorularınızı bana yazabilirsiniz
Merhaba, merak ettiklerinizi buradan bize yazabilirsiniz