Neden Mineraller Test Edilir?
Vücut toksik metalleri, hayati mineraller yerine kullanır.
◦ Mineraller, vücudun birçok hücre içi ve dışı işlevlerinde hayati rol oynamaktadır.
Mineraller tüm enzim, hormon, protein ve diğer biyokimyasal aktiviteler için gereklidir.
Minerallerin diğer görevleri, vücut işlevlerinin çoğunu denetleyen binlerce kritik enzimin katalizörü, kolaylaştırıcısı veya inhibitörü/denetleyicisi olmasıdır.
Mineraller ayrıca vücuttaki ozmotik dengenin ve asit-baz düzenlemesinin temelini oluşturmaktadır.
◦ Minerallerin durumu, endokrin, sindirim sistemi, kardiyovasküler sistem ve diğer vücut sistemleri hakkında hızlı bilgi sağlayabilir.
Mineral yetersizliklerinin, kritik vücut sistemlerinin işlev bozukluklarıyla ilişkili olduğu bilinmektedir.
Örneğin;
Magnezyum kardiyovasküler sistem için kritik öneme sahiptir.
Çinko bağışıklık sistemi için kritik öneme sahiptir.
Manganez, krom ve çinko kan şekeri regülasyonu için kritik öneme sahiptir.
Sodyum- potasyum oranı yaşam -ölüm oranıdır, elektriksel sinyalleşme oranımızdır. Her şeyin dolaylı kofaktörleri ve çözücüleridir.
◦ Mineral eksiklikleri, toplumumuzdaki en yaygın ve ciddi beslenme eksiklikleri arasındadır. Fosfatlı gübreler ve tarım kimyasalları ile mineralleri boşaltılan topraklar, minerallerde düşük sebze- meyve- tahıl- baklagil ürünlerini verir. Pek çok gıdanın rafine edilmesi ve işlenmesi, mineral içeriğini daha da düşürür.
Fiziksel ve duygusal stres, yaşlanma, gebelik ve reçete edilen ilaçların kullanımı vücudun belirli mineraller için ihtiyaçlarını artırır.
Bu faktörlerin hepsi birlikte nüfusun çoğunda önemli mineral eksikliklerine neden olurlar. Buna ek olarak, günümüzdeki çocukların çoğu, ana karnından toksik metal zehirli doğar ve bu temel minerallerinde yetersiz kalmalarına sebep olur.
Mineral analizi bu dengesizlikleri açığa çıkarabilir ve düzeltmelerine yol gösterebilir.
◦ Minerallerin saç ve dokudan doğru ve güvenilir şekilde ölçülmesi nispeten kolay ve ucuzdur. Buna karşın, vücuttaki vitaminleri, hormonları ve diğer faktörleri kan ve diğer analizler ile ölçmek genellikle daha pahalı ve daha az doğrudur.
Toksik metaller temel minerallerin emilim ve metabolizmasına müdahale ederler ve enzim bağlama bölgelerindeki hayati mineraller ile yer değiştirirler. Bu, etkilenen enzimleri engelleyebilir veya tamamen etkisiz hale getirebilir.
Kan testleri mineraller ve hücre içi olan ağır metaller için doğru sonuçlu değildir. Çünkü kan sadece bir taşıma sistemidir. Kan konsantarsyonunu korumak için gerekli mikrobesinleri dokularımızdan bir kaç saat içinde çeker ve analizlerde eksiklikler gözükmez.
Ağır metalleri rahatça detoksifiye etmek için ihtiyacınız olan kofaktör besin minerallerini almalısınız.
Mineraller (makrobesinler ve mikrobesinler) vücudun düzgün çalışmasında önemli bir role sahiptir.
İnsan vücudu mineralleri sentezleyemediği için günlük besin olarak alınmaları şarttır.
Bu nedenle, minerallerdeki bir eksiklik, düşük performans, yorgunluk, strese karşı hassasiyet, konsantrasyon veya zihinsel kapasitenin azalması gibi sorunlara neden olan temel faktörlerden biridir.
Dolayısıyla, ilgili riskleri tahmin edebilmek için vücuttaki mineral seviyesini kontrol etmek önemlidir.
Tükürük, kan ya da idrar testlerine güvenemezsiniz çünkü bu sıvılar çok hızla değişirler, sizin vücudunuzda olup biteni tam olarak gösteremezler sadece o andaki durumu gösteriler.
Kan, tükürük ya da idrarınız günün saatine, aç veya tok olmanıza, o gün ne yediğinize, numuneyi verdiğinizde stresli olup olmadığınıza göre saatler içinde değişir.
Saç mineral analizinin farkı şudur; uzun döneme ait minerallerinizin bir yansıması saçınızda kayıtlıdır. Geçmişe dönük bir tarih gibidir ve minerallerin hepsini birden görebilirsiniz.
Bir saç testini doğru değerlendirebilirseniz, bir insanın bağırsağından tutun diğer sağlık koşulları ile ilgili hemen hemen her şey hakkında bir fikriniz olabilir bu ilham verici bir şeydir.
Minerallerle ilgili yeterli donanıma sahip olmadığınız da aslında hastalarınıza yeterli tıp uygulayamazsınız. Çünkü tüm vücut fonksiyonlarında mineraller kofaktördür.
Kronik hastalığı olmayan insanlar vücutlarında hastalığa karşı mineral dengelemeyi iyi yapabilen insanlardır.
SAĞLIĞINIZ VE AĞIR METALLER
Ağır metallere maruz kalmanın sonuçları bilimsel olarak kanıtlanmıştır.
Ağır metallerin insan vücudu üzerindeki olumsuz etkileri, dünya çapındaki araştırma enstitülerinin yanı sıra uzman doktorlar ve sayısız yayın tarafından belgelenmiştir.
Ağır metaller ciddi hastalıklara neden olur.
Ağır metaller hücrelerde (özellikle nöronlarda, pankreasta, karaciğerde, akciğerlerde ve böbreklerde) bir ömür boyu kalırlar ve çeşitli zararlara neden olurlar.
Alzheimer, Parkinson, oto-immün ve dejeneratif problemler, saç dökülmesi, cilt problemleri, şiddetli yorgunluk ve migren gibi ciddi hastalıklardan sorumludurlar.
Aynı zamanda 200’den fazla ciddi hastalık ve rahatsızlığın sebebi olan en büyük serbest radikal üretim kaynağıdır.
HASTALIK GELİŞİMİ İÇİN RİSKLER!
Enerji üretimi, detoksifikasyon, bağışıklık, metabolizma, hormonal düzenleme gibi vücudun tüm fizyolojik süreçleri, minerallere, mikro besin maddelerine, vitaminlere, proteinlere ve yağ asitlerine bağlıdır.
Eğer bu mikro-besinler oksidatif stresin artmasıyla, metal zehirlenmesi veya diğer sebeplerden yetersiz düzeyde, zayıf bir şekilde absorbe edilirse, hastalık gelişimi riski artabilir.