METABOLİK ASİDOZ İLE SAĞLIKLI HÜCRELER NASIL KANSER HÜCRELERİNE DÖNÜŞÜR

DİKKAT AYNI MEKANİZMA MİTOKONDRİYAL İŞLEV KAYBIYLA NÖRON ÖLÜMÜNÜ TETİKLEYEREK, PARKİNSON, MSA, ALS, GİBİ MOTOR NÖRON HASTALIKLARINDA ÇÖZÜLMESİ GEREKLİ TEMEL ADIMLARDAN BİRİDİR.

Mitokondri sağlıklı hücrelerimizin enerji santralidir. Her nefesle aldığımız oksijenle, yediğimiz besinleri biyokimyasal yollar ile yakarak sağlığımızın temeli olan enerjiyi üretiriz.

Metabolik asidozla bu enerjinin nasıl kanser hücrelerine yönlendirildiğinin mekanizmalarını öğrenmeye hazır mısınız?

Mitokondriler, besinler ve oksijenle enerji üretirken reaktif oksijen türleri (ROS) üretir. Reaktif oksijen türleri/ROS oradan oraya çarparak, hücresel hasar ve hücresel işlev bozukluğunu teşvik eder.

Mitokondriyal antioksidanlar ise optimal mitokondriyal membran potansiyelini ve mitokondriyal fonksiyonları korur.

Metabolik asidoz ise mitokondriyi bu antioksidanlardan mahrum bırakarak, mitokondrinin enerji santrali olma işlevini tersine çevirir.

Sağlıklı hücrelerde besinlerden aldığımız glukoz, gerekli mikrobesin kofaktörleri ile piruvat edilip asetil-CoA aracılığıyla Krebs Döngüsüne sokulur.

 

Krebs Döngüsü Nedir?

Basit bir dille açıklarsak; ciğerlerimize çektiğimiz havanın, ağzımızı kullanarak yediğimiz besinlerle hücrelerimizde birleşerek, bize hayat veren enerjinin üretimini sağlayan kimyasal tepkime dizgisi Krebs Döngüsü olarak adlandırılmaktadır.

Sağlıklı hücrelerde:

Besinlerden aldığımız glukoz, gerekli mikrobesin kofaktörleri ile piruvat edilip asetil-CoA aracılığıyla Krebs Döngüsüne sokulur.

Kanser hücrelerinde:

Besinlerden aldığımız glukoz öncelikle piruvata ve ardından sitozolde laktata metabolize edilir. Bu besinlerden gelen glukozun, krebs döngüsüne ulaşamadan kanser hücrelerine gitmesini ifade eder.

İşte bu laktata dönüşüm, metabolik asidozun gelişimi demektir.


Metabolik asidozu tetikleyen belirgin eksik kofaktörler bulunur ve bunlar testler ile kolayca tespit edilebilir. Bunların desteklenmesi piruvatın mitokondride asetil-CoA’ya dönüştürülmesine izin vererek, kanser hücrelerinde glikoz metabolizmasını normal bir hücre fenotipine yeniden programlarMitokondride bulunan asetil-CoA aynı zamanda hız sınırlayıcı bazı enzimler için gerekli bir kofaktör görevi görerek, normal hücrelerin mitokondrilerinde antioksidan hormonların üretimini sağlar.

Arızalı mitokondri, “mitokondriyal hastalıklar” olarak adlandırılan çok sayıda bozukluğa katkıda bulunur. En dikkate değer örneklerden bazıları Parkinsonizm, kardiyomiyopati, şeker hastalığı, kanser vb. olarak görülebilir.

Mitokondrinin optimal fonksiyonları, hücrenin hayatta kalması için kritik birçok metabolik sorumluluğa sahiptir.

Kanser mitokondrilerin işlev değişikliği ile gelişir, Parkinson gibi motor nöronları etkileyen hastalıklar ise mitokondrinin bu işlevsizliği yüzünden nöron kaybı ile gelişir.

Sağlıklı hücrelerin enerjiye ulaşma adımları:

  • Normal hücrelerde mitokondri, iç mitokondri zarındaki glikoz metabolizması (glikoliz) ve hücresel solunumdan (oksidatif fosforilasyon veya OXPHOS) kaynaklanan enerji (ATP) üretiminden sorumludur.
  • Meydana gelen glikoliz, aktif olarak mitokondriyal matrise taşınan piruvat üretir.
  • Piruvat, glikolizi mitokondriyal matristeki sitrik asit döngüsüne bağlayan ve böylece onu ATP üretimine bağlayan asetil-CoA’ya dönüştürülür.

 

  • Dikkat: Bu bağlantıyı nelerin bloke ettiğini testlerinize göre belirleyebiliriz.

Kanserli hücrelerin enerjiye ulaşma adımları: (Mitokondriler Ve Kanserleşmede Warburg Etkisi)

  • Normal hücrelerin aksine, birçok katı tümör hücresi, glikoz metabolizmasının sitozolde piruvata dönüşmesine izin verir, ancak piruvatın mitokondriye transferini kısıtlar;bu Warburg etkisi olarak bilinir.
  • Kanser hücrelerinin sitozolünde piruvat, bu tümörler tarafından bol miktarda salınan laktata metabolize edilir.
  • Bu metabolik bozulmaya ek olarak, kanser hücreleri hücre bölünmesi için gerekli olan makromoleküllerin sentezinin yanı sıra hızlı sitozolik ATP üretimini sağlayan süreçleri başlatır.
  • Warburg etkisi, kanser hücrelerinin hızla çoğalmasına, apoptozdan kaçınmasına ve tümörlerin karakteristik metastatik süreçlerini geliştirmesine izin verir.
  • Piruvat’ın kanser hücrelerinin mitokondriyal matrisinde asetil-CoA oluşturması engellendiğinden, sitrik asit döngüsünün aktivitesi tehlikeye girer, (oksidatif fosforilasyon) OXPHOS yavaşlar ve ROS oluşumu azalır; bu değişiklikler, kanser hücrelerinin hayatta kalması ve tümörlerin büyümesi için faydalıdır.
  • Araştırmalar in vivo olarak büyüyen insan meme kanseri hücrelerinin gün boyunca büyük miktarlarda laktat saldığını göstermiştir.
  • Normal hücrelerde, glikoz sitozole alındıktan sonra glikolize uğrayarak piruvata dönüşür. Daha sonra, piruvat kütlesi mitokondriye taşınır ve burada piruvat dehidrojenaz kompleksi (PDC) tarafından enzimatik olarak asetil-CoA’ya dönüştürülür. Asetil-CoA, optimal ATP üretimini sağlayan sitrik asit döngüsünü beslediği için mitokondride kritik bir moleküldür.
  • Warburg etkisi sergileyen birçok kanser hücresinde, mitokondri tarafından piruvat alımı ciddi şekilde körelmiştir, çünkü piruvatı asetil-CoA’ya metabolize eden enzim olan PDC, birçok hücrede yukarı regüle edilen kapı bekçisi enzim olan piruvat dehidrojenaz kinaz (PDK) tarafından inhibe edilir.
  • Sonuç olarak, kanser hücrelerinde piruvat sitozolde laktata metabolize edilir ve daha sonra dolaşıma salınır.

Doğru müdahaleler ile Warburg etkisi tersine çevirilebilir ve kanser hücresi büyümesinin durdurulmasına yardımcı olunabilir.

Aşırı oksidatif stres veya normal hücrelerin kanserli fenotipe dönüşmesinin bir sonucu olarak mitokondriyal düzensizlikleri ve ayrıca mitokondriyal dinamiklerdeki rolünü azaltma yolları:

Metabolik asidoz adımları mitokondriye kolayca erişebilir. Metabolik asidozu düzeltecek önlemler ise mitokondriyi oksidatif strese karşı korumak ve mitokondriye kanser hücrelerinin hatalı glikoz metabolizmasını yeniden programlamak için en uygun konuma yerleşir.

Bu çalışmaların mitokondri ile ilişkili hastalıklarla savaşmak ve kanser hücresi büyümesini ve metastazını azaltmak için bariz etkileri vardır.

Bu yönde bir programla, pro-oksidan enzimler baskılanırken, antioksidan enzimlerin aktiviteleri teşvik edilmelidir.

Kanıtlar, tüm hücrelerde mitokondrinin işlevsizliğinin, kanser ve motor nöron hastalıklarında kilit önemde olduğunu göstermektedir.

Hem in vitro hem de in vivo koşullarda, metabolik asidozun dengelenmesi, hücre içi ve intramitokondriyal oksidatif stresi genellikle hızlı bir şekilde söndürür.

 

Metabolik asidozu önlemenin mitokondrideki nöroprotektif rolü:

Metabolik asidozu önlemek hücrelerde optimal mitokondri fonksiyonunu destekleyerek, nöroprotektan/nöron koruyucu etki yapar.

Mitokondri fonksiyonlarını desteklemek nörodejeneratif hastalığı olanlar için potansiyel bir tedavi yolu açabilir.

 

Metabolik asidozu önlemek ATP sentezini destekler, güçlü bir anti-kanser etkiyi başlatır.  Oksidatif homeostazın korunmasına yardımcı olmak ve kanser hücresi dönüşümünü azaltmak için  önce mitokondrileri etkileyen asidoz koşulları azaltılmalıdır.

Mitokondriyal işlevdeki bozulmalar, mitokondri ile ilişkili çok ciddi hastalıklara katkıda bulunabilir.

 

Mitokondride metabolik asidozun sonuçları

Hücrelerin mitokondrilerinde metabolik asidoz, her zaman hücresel hastalığa katkıda bulunur. Piruvatın intramitokondriyal asetil-CoA’ya dönüşümü gerçekleşmediğinde mitokondriyal enerji sentezinin kapanması meydana gelir. Kanser hücreleri ve diğer hastalıklı hücreler, asetil-CoA’ya dönüşümünü önleyerek, mitokondrinin piruvat metabolizmasını kaçırır ve sitozolde laktata fermantasyonuna neden olur (Warburg etkisi ile kanserleşme).

Mitokondride asetil-CoA üretimi olmazsa birçok önemli antioksidanın oluşumu da durur.

Mitokondride bu antioksidanların kaybı, artan oksidatif stres ve artan ROS/serbest radikal üretimi ile birlikte azalan ATP üretimi açısından ciddi sonuçlara sahiptir.

Bu değişikliklerin mitokondriyal ve hücresel fizyoloji için korkunç sonuçları vardır. Hem kanser, hem motor nöron hastalıklarında metabolik asidoza bağlı mitokondriyal fonksiyon bozukluğu yaygındır.

Kronik Metabolik Asidoz için tıklayınız

Beslenme ve Kronik Metabolik Asidoz için tıklayınız

Mevcut sindirim bozukluklarının salgınının birincil nedeni, modern popülasyonda son derece yaygın olan kronik metabolik asidoz olabilir konusunu okumak için tıklayınız

Sağlığımızı koruyan mitokondriler ne zaman pas makinelerine dönüşür konusunu okumak için tıklayınız.

Metabolik Asidoz Ve Mitokondri Fonksiyonlarını Desteklemek – Ağır Metal – Mineral Testleri Ve Yorumları, Detoks Ve Kaçınılması Gereken Destekler İçin, İhtiyacı Olanlara Naturopatik Eğitim Ve Danışmanlık Verilmektedir.

You may also like...

Subscribe
Bildir

0 Yorum
Inline Feedbacks
View all comments
Sohbeti Başlat
1
Sorularınızı bana yazabilirsiniz
Merhaba, merak ettiklerinizi buradan bize yazabilirsiniz